26 Ekim 2014 Pazar

Ahmet'e...

Ahmet, yavrucağım,
sen beni tanımıyorsun,
ben seni hiç görmedim.

Bilmem sen de gördün mü Ahmet,
ben seni düşümde gördüm.

Ben seni düşümde,
o sevdiğin kadının saçları arasında
uyurken gördüm.

Ben seni düşümde,
elinde boyalarla
gökyüzü çizerken gördüm.

Sen şimdi beyaz çarşaflar içinde
güzel bir uykudasın.

Hadi kalk Ahmet!
O beyaz çarşaflara gökyüzü çizelim!

Hadi kalk Ahmet!
Sevdiğimiz o kadının saçları arasında uyuyalım.

Uyan Ahmet, uyan yavrucağım.
Seni seven  kadınlar için uyan.

Uyan çocuk,
daha annene mektuplar yazacağız.

16 Ekim 2014 Perşembe

Sınıfta Kalan Çocuk

Daha şiirler yazacaktım sana.
Ama sen gitmeyi seçtin.

Yeşil gözlerini kim bilir,
nelere benzetecektim.
O tuhaf,çekici sesinden
şarkılar söyleyecektim.

Sevdiğim o ülkeye,
beraber gideriz düşlemiştim.
Dilini bilmediğimiz insanlar arasında
biraz özgür, biraz çekinceli
sevişmelerimiz olur sanmıştım.

Olduramamışım,
geç farkettim.

Dersini çalışmasa da bir çocuk
sınıfta kaldığında düşü kırılır.
Benimki o misal...

Bazen,
hala bir çocuk olsam diyorum.
O zamalarda da acıyordu ama geçiyordu.
Şimdilerde "her şeyi anlıyorum
ve beni bu öldürecek."

Her şeyi anlıyorum.
Sağlıcakla...